Rize'nin Bitki Örtüsü Rize, yeşilin her tonunun göz alıcı bir şekilde sergilendiği ve neredeyse hiç toprağın görülmediği bir yerdir. Coğrafi yapının ve iklimin bitki örtüsü üzerinde büyük bir etkisi vardır. Dağların kıyıya paralel uzanması ve hemen yükselerek ortalama üç bin metreye kadar ulaşması, yağışlı havanın iç bölgelere geçişini engeller. Bu durum, yıllık ortalama 330 günün yağışlı olmasına neden olmaktadır. Rize'nin İklim ve Bitki Örtüsü Yıllık yağış ortalamasının metrekareye 2300 mm olması, yağışla birlikte hava sıcaklığının da düşük olmaması bitki örtüsünü ve faunasını etkilemektedir. Tropikal bir iklime benzemesiyle özellikle çay ve kivi tarımı öne çıkmaktadır. Rize yöresinde sahil boyunca uzanan ticari amaçlı ekimi yapılmış olan çay ve kivi alanları göze çarpmaktadır. 0-750 Metre Arası Kuşak Kıyıdan geriye ve yukarı doğru 750 metre yüksekliğe kadar bu bitki örtüsü devam eder. Bunun dışında geniş yapraklı orman ağaçları ile kaplıdır. 750 metreden sonra iğne yapraklı orman ağaçları görülmeye başlar. Türkiye'nin en sık ağaçlı ormanları Rize sınırları içerisindedir. Yağış ve sıcaklığın etkisi ile ormanlık alanlar sık ve gürdür. Bu bölgede kestane, kayın, sakallı kızılağaç, ıhlamur, yabani karayemiş, defne, yabani kiraz, çınar, meşe, tesbih ağacı, şimşir, Trabzon hurması, gürgen ve dişbudak ağaçları bulunur. Ağaçların dışında da oldukça zengin bir bitki örtüsü vardır. Bu bitki örtüsü, fazlaca yer kaplayan "kumar" olarak da bilinen orman gülleri, sayısız otsu ve odunsu bitkiler ve orman altı bitki örtüsü ile doludur. 800-1400 Metre Arası Kuşak Bu kuşakta orman ağaçları karışık olarak bulunur. Bu ağaç türleri kestane, kayın, gürgen, sakallı kızılağaç, ladin ve çam türleridir. Ağaçların dışında orman gülleri, otsu ve odunsu bitkiler ve orman altı bitki örtüsü de yer almaktadır. 1500-2000 Metre Arası Kuşak Ormanlık alanlar bu kuşakta da devam etmektedir. Yükselti arttıkça iğne yapraklı ağaçlar daha hâkim hale gelir. Özellikle doğu ladini bu bölgede yaygındır. Bu kuşakta ladin, Kafkas köknarı ve karaçam ağaçları bulunur. Yine, ağaçların dışında orman altı bitki örtüsü de görülmektedir. 2200 Metreden Sonraki Kuşak Rize yöresinde rakım 2000 metreyi geçtikten sonra ormanlar kaybolur ve yerini alp çayırlarına bırakır. Bu kuşakta çayırların yanı sıra çoğunlukla beyaz ve turuncu dağ zambakları ile papatyaların çeşitleri yaygındır. Orman gülleri çalılıkları da yer yer görülmektedir. Yaylalara göç edenler orman güllerini yakacak olarak kullandıkları için bu bitki türünün kapladığı alan gün geçtikçe azalmaktadır. Ek Bilgiler Rize'nin bitki örtüsü, sahip olduğu mikroklima özellikleri nedeniyle oldukça çeşitli ve zengindir. Bu çeşitlilik, bölgenin biyolojik çeşitliliğine de katkı sağlamaktadır. Rize'de bulunan bitkiler, sadece ekolojik dengeyi korumakla kalmaz, aynı zamanda bölgenin ekonomik faaliyetlerine (örneğin çay ve kivi yetiştiriciliği) de önemli katkılarda bulunur. Ayrıca, Rize'nin ormanları, karbon tutma ve su rejimini düzenleme gibi ekosistem hizmetleri sunarak, iklim değişikliği ile mücadelede de önemli bir rol oynar. Bu nedenle, Rize'nin bitki örtüsünün korunması ve sürdürülebilir kullanımı son derece önemlidir. |
Anı
04 Ağustos 2024 PazarRize'nin bitki örtüsü gerçekten bu kadar çeşitli ve zengin mi? Neredeyse hiç toprağın görünmemesi ve yılın 330 günü yağışlı olması nasıl bir etki yaratıyor? Özellikle çay ve kivi tarımının öne çıkmasının nedeni bu mu? 0-750 metre arasındaki kuşakta geniş yapraklı orman ağaçlarının bulunması ve 750 metreden sonra iğne yapraklı orman ağaçlarının görülmesi, Türkiye'nin en sık ağaçlı ormanlarının burada yer almasıyla bağlantılı mı? 2200 metreden sonra ormanların kaybolup alp çayırlarının başlaması ve yaylalara göç edenlerin orman güllerini yakacak olarak kullanması bu bitki türünün azalmasına nasıl yol açıyor?
Cevap yazAdmin
04 Ağustos 2024 PazarMerhaba Anı,
Rize'nin bitki örtüsü gerçekten çok çeşitli ve zengin. Bu bölgede yaşayan insanlar, iklim şartlarının da etkisiyle bitki örtüsünün bu denli yoğun ve zengin olmasından çok faydalanıyor. Sürekli yağış alan bir coğrafya, bitkilerin ihtiyaç duyduğu nemi ve besinleri sağlıyor, bu da bitki çeşitliliğini arttırıyor. Özellikle çay ve kivi tarımı, iklim şartlarının uygunluğu sayesinde öne çıkmakta.
0-750 metre arasındaki kuşakta geniş yapraklı orman ağaçlarının bulunması, daha nemli ve sıcak koşullara adaptasyon göstermelerinden kaynaklanıyor. 750 metreden sonra ise iğne yapraklı orman ağaçları devreye giriyor ki bu da daha soğuk ve rakımı yüksek bölgelerde daha iyi yaşamalarından dolayı. Bu durum, Türkiye'nin en sık ağaçlı ormanlarının bu bölgede yer almasını sağlıyor.
2200 metreden sonra ormanların kaybolup alp çayırlarının başlaması ise tamamen iklim ve rakım farklılıklarından kaynaklanıyor. Orman güllerinin yakacak olarak kullanılması, bu bitki türünün azalmasına yol açabiliyor. Bu nedenle, bu tür bitkilerin korunması için bilinçli bir yaklaşım benimsenmesi önemli.
Umarım açıklamalarım faydalı olmuştur.